Muhammed bin Cerîr Taberî, Câmi’ul-Beyan adlı tefsirinde Selef Alimlerinin Tağut ifadesini nasıl anladığını şöyle ortaya koyuyor:
‘’Alimler arasında Tağut ve Cibt’in anlamı konusunda ihtilaf çıktı, bazıları şöyle dedi: Onlar müşriklerin Allah dışında ibadet ettiği iki puttur.
İkrime şöyle dedi: Cibt ve Tağut puttur.
Diğerleri şöyle dedi: Cibt puttur , Tağut put tercümanıdır.
İbn Abbas şöyle dedi: Cibt puttur, Tağut ise putların önünde olanlardır, bunlar insanları hak yoldan sapıtmak için putlar adına yalan söylerlerdi.
İnsanlardan bazıları şöyle dedi: Cibt bir kahindir, Tağut ise Yahudiler arasından bir erkektir, adı Kab b. Eşref’tir ve o Yahudilerin efendisidir.
Diğerleri şöyle dedi: Cibt büyüdür, Tağut ise şeytandır.
Ömer (r.a) şöyle dedi: Cibt büyüdür, Tağut ise şeytandır.
Mücahid şöyle dedi: Cibt büyüdür, Tağut ise şeytandır.’’
Taberi daha bir çok alimden ve kitaptan özellikle Mücahid’den senediyle beraber nakil getirerek Tağut ve Cibt kelimelerine selef tarafından verilen manayı ortaya koyuyor ve ayeti bitirirken şöyle topluyor.
‘’Cibt ve Tağut kelimesi hakkında gelen tevillerin doğrusu şöyle denmesidir:
Onlar Allah dışında ibadet edilen iki tanesini tasdik ediyorlar.
Allah’ı bırakıp o ikisine ibadet ediyorlar.
Onları iki ilah ediniyorlar.
Cibt ve Tağut Allah dışında ibadet etme, boyun eğme ya da itaat etme yoluyla tazim gösterilen iki isimdir, bunlar ister taş, ister insan, ister şeytan olsun.’’
Selef Tağut ve Cibt’ten taş, put, put konuşturucusu, insan suretinde şeytan, kahin, büyücü, insanlar üzerinde emir sahibi olup Allah dışında kendine ibadet ettiren kimse ya da Kab b. Eşref , Huyey b. Ahtab gibi insanları anlamıştır.
Hiç bir Selef Alimi Tağut ifadesinden bir sistem veya bir yapı anlamı çıkarmamış, Tağut’u bir insan veya da bir cisim olarak anlamıştır.
(Câmi’ül-Beyan Nisa Suresi 51. Ayet Tefsiri)